Dişi çevreleyen ve destekleyen dokularda meydana gelen enfeksiyonlar genel olarak diş eti hastalıkları olarak tanımlanır. Diş eti hastalıkları, çoğu zaman çürüklerden ya da dişlerdeki diğer rahatsızlıklardan bağımsız olarak gelişir. Herhangi bir diş problemi olmayan bireylerde bile diş eti rahatsızlığı ile karşılaşılabilir. Tedavi edilmeyen diş eti hastalıkları; ağızda koku, dişlerin zayıflayarak sallanması ve nihayetinde de dökülmesi gibi bir tabloya neden olabilir. Diş eti hastalıkları olarak başlıca iki durumdan söz edilebilir:
Enfeksiyonun doğrudan diş etini etkilediği durumlar gingivitis olarak tanımlanır. Bu hastalıkta diş etlerinin şişkin ve kızarık olması gibi semptomlara rastlanır. Dişlerin fırçalanması ya da sert yiyeceklerin tüketilmesi durumunda diş etlerinde sızı ve kanama da görülebilir. Çoğu zaman ağız kokusu da bu hastalığa eşlik edebilir.
Gingivitis hastalığının tedavi edilmemesi ve ilerlemesi sonucu ortaya çıkan periodontitis, diş etlerinin yanı sıra çene kemiği ile periodontal liflerin de enfeksiyondan etkilendiği bir hastalıktır. Bu hastalıkla birlikte diş etlerinin etrafında, bakterilerin kolayca yerleşebildikleri cepçikler oluşur. Tedavinin geciktirilmesi durumunda dişler kendiliğinden dökülebilir ya da çekilmeleri gerekebilir.
Tüm hastalıklarda olduğu gibi, diş eti hastalıkları da bazı belirtiler ile kendini gösterir. Diş eti kanamaları, bu hastalıkların en net belirtisidir. Sağlıklı dişler hiçbir şartta kanamaz. Hastalık olan dişlerde ise fırçalama ya da sert yiyeceklerin tüketilmesi durumunda kanama görülebilir. Ayrıca ilerlemiş vakalarda kendiliğinden kanama başlangıcına da rastlanabilir. Diş etlerinin kabarık olması ve normalden daha kırmızı ya da mora çalan renklerde olması da diş eti hastalıklarının belirtileri arasında yer alır. Diş etlerinin ve dişlerin sıcak ve soğuğa karşı hassasiyet kazanması, diş etlerinde sızlama, çekilme, dişlerde sallanma ve ağızda çürük olmamasına rağmen görülen kötü koku da bu hastalıkların diğer belirtileri olarak gösterilebilir.
Diş eti hastalıkları kolayca tedavi edilebilen hastalıklar arasında yer alır. Hastalığın doğru tespit edilmesi ve sonrasında da doğru tedavinin uygulanması ile yüksek başarı oranıyla bu problemler ortadan kalkabilir. Diş eti hastalıklarına genellikle enfeksiyonlar neden olduğu için, tedavide de bu enfeksiyonların uzaklaştırılması hedeflenir. Diş etlerinin, dişlerin ve diş köklerinin mevcut durumunun saptanması ve doğru tedavi yönteminin belirlenebilmesi için öncelikle görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır. Sonrasında da ultrasonik yöntemler kullanılarak ağızda bulunan diş taşları ile plakların temizlenmesi sağlanır. Böylelikle enfeksiyona neden olan bakterilerin uzaklaştırılır. Diş etlerinin yüzeylerini pürüzsüz ve sağlıklı hale getirmek için de parlatma işlemi uygulanır. Diş eti hastalıkları bu şekilde ortadan kaldırılabilir. Ancak sonrasındaki süreçte hastanın, uzman hekim tarafından ifade edilen tavsiyelere uyması büyük önem taşır. Dişlerin ve diş etlerinin korunması için alınacak önlemler aksatılırsa, aynı sorunlar ile yeniden karşılaşılabilir.
Diş eti hastalıklarının önlenmesi için farklı yöntemlere başvurulabilir. Ağız ve dişlerin temizliği ile bakımlarının düzenli olarak yapılması, bu doğrultudaki en basit ve en etkili yöntem. Yemeklerden sonra dişleri fırçalamak ve diş ipi kullanarak aralarda kalabilecek birikintilerden kurtulmak, diş eti hastalıklarının oluşumunu engeller. Ağız ve diş bakımının bir yaşam alışkanlığı haline getirilmesi, ömür boyunca bu sorun ile karşılaşma ihtimalinin minimuma indirir. Ayrıca belirli aralıklarla ağız bakım suları ile gargaralar kullanılabilir. Bu ürünler de ağızda derinlemesine temizlik yapılmasına yardımcı olur. Tüm bunlara rağmen zaman içerisinde diş taşı oluşumu ile karşılaşılabilir. Bunun için de 2 yıllık aralıklarla diş taşlarını temizletmek ve 6 ayda bir de diş hekimi muayenesine gitmek tavsiye edilir. Diş taşlarının temizlenmesi ağız temizliği açısından faydalı olsa da bunu sık periyotlarda yapmanın pek çok zararı bulunur. Bu yüzden de 2 yıldan daha erken diş taşı temizletme tavsiye edilmez.
Diş etlerinizde yaşanan sızılar, kanamalar, ağız kokusu ve dişlerinizin sıcak ile soğuğa karşı aşırı hassas olması, diş etlerinizde bir problem olduğunu gösterir. İstanbul Anadolu Yakası’nda bulunan kliniğimizde hizmet sunan uzman diş hekimlerimize muayene olarak daha sağlıklı diş etlerine kavuşabilirsiniz. Kadıköy civarında uygun fiyata kaliteli diş hekimliği hizmeti sunan kliniğimiz, diş eti hastalıkları ve ağız ile diş sağlığını ilgilendiren diğer tüm konularda sizinle.